tag:blogger.com,1999:blog-30037030.post7012723379805052143..comments2023-08-17T16:00:18.065+03:00Comments on endiseliperi: "ailem ve öteki hayvanlar" ve bizim evin hayvanlarıendiseliperihttp://www.blogger.com/profile/09406137016531617709noreply@blogger.comBlogger12125tag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-66533374403274006252009-12-11T08:57:18.085+02:002009-12-11T08:57:18.085+02:00mızıkçı! mızıkçı!:P
olur mu hiç! mızıkçılık filan...mızıkçı! mızıkçı!:P <br />olur mu hiç! mızıkçılık filan olmaz. sen nasıl istersen. hem ben seni bekleyemediğim için mahcubum biraz. sen ne kadar mızıkçıysan ben de o kadar oyunbozanım, yani. <br /><br />demek sen de theodore'u sevdin! aynı çocuğa aşık olan liseli kızlar gibi hakkında konuşuruz kıkırdaşarak. gerald'a kendisinin eşiti bir yetişkinmiş gibi davranışı, kolalı gömlekleri, uçaklar havalanışını sevip bu tutkuyla sohbeti bölüp, pencereye yönelmesi, tertemiz giysileriyle o pis su birikintilerinden örnekler alışı, ayak parmaklarının ucunda yaylana yaylana kıs kıs gülerek çok komik hikayeler anlatışı, her şeyden önemlisi bilgisini iktidar kurmak için kullanmayışı ne kadar çekici. hem öyle tutkulu oluşu, hem sakin kalışı, hem bilgili hem alçakgönüllü oluşu... şahane! aşığız ona:)<br /><br />ben anneyi biraz daha aristokrat tipli bir ingiliz olarak hayal etmiştim. tamam öyle italyan anneleri gibi bir hali de var, ama bir yandan da zaman zaman aldığı tavırlara bakarak ingiliz aristokratları andıran bir hali de yok değildi. <br /><br />gerald, abisi larry'i biraz ti'ye almış sanki, onun o kibirli halleriyle gönlünce dalga geçmiş gibiydi.<br /><br />dedikoduyu da adresi de mail ile gönderdim az önce:)<br /><br />öpücükler, sevgiler.endiseliperihttps://www.blogger.com/profile/09406137016531617709noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-42377552123902282412009-12-10T12:50:24.414+02:002009-12-10T12:50:24.414+02:00sevgili peri,
bir türlü fırsat bulup da yazamadım...sevgili peri,<br /><br />bir türlü fırsat bulup da yazamadım kitapla ilgili yazıyı. hem üzerinden zaman geçti, hem de sen yazdın işte, çok güzel yazdın her zamanki gibi, benim de alıntılayacağın yerleri alıntıladın, araya gündelik hayatından parlak boncuklar gibi ayrıntılar da kattın. ben artık yazmayayım diyorum, mızıkçılık gibi olur mu? olmaz diy mi? <br /><br />salinger cok dogru bir tespit, okurken bir seylere benzetir gibi olmuştum, o kalender anneyi, şamatacı kardeşleri vs. sen yazınca "tabi yaa dedim, franny ve zoey'deki aile gibi bunlar da."<br /><br />kitapta benim de favorim theodore ;) o şaşkın ama bilgili halleri çok hoş. ve de lawrence ne kadar kibirli ve gıcık bir tip ama bi yandan da o sarkastik ifadeleri hayranlık uyandırıcı. <br /><br />yazıya serpiştirdiğin fotoğraflar da ne kadar iyi olmuş. çok merak etmiş ama bir türlü bakamamıştım internetten, şu durreller nasıl tipler diye. filmden alınan kare epey fikir veriyor. <br /><br />ben bu kitabı bir daha okurum gibi geliyor, o derece sevdim. yani üzerinden zaman geçsin, bölüm bölüm okurum. canım cok sıkkınsa mesela, gülböcekli adam bölümü beni hemen neşelendirir. <br /><br />kitapla ilgili yazsaydım, bir şunu ilave ederdim, adanın kendisi de roman karakterlerinden biri gibi sanki, çok güçlü, ayrıntılı tasvirleri var. başka bir yerde olmayı dilediğimde gözümü kapatıp zeytinlikleri hayal edebiliyorum. mevsimlerle nasıl değiştiğini, güneşi, rüzgarı... ne güzel anlatmış yazar. keşke bir gün gidebilsek korfu'ya. <br /><br />hmm gelelim dedikodu kısmına, o çiçekli odadaki uzun saçlı yaşlı kadın hangi yazarımıza ilham vermiş, çook merak ettim. bi ipucu versen? <br /><br />ve de kitapla ilgili yazmiyim diye yan çizdim ya, kendimi affettirmek için sana badem'in fotoğraflarından kendi ellerimle yaptığım, simli, pullu yılbaşı kartlarından göndermek istiyorum. senin için de uygunsa tabii. bana posta adresini e-mail'le gönderir misin?<br /><br />öpüyorum çok.<br />sevgilerneohttps://www.blogger.com/profile/07348572619340149378noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-2223622578526639082009-12-09T10:40:34.113+02:002009-12-09T10:40:34.113+02:00tavşancım,
ne kadar güzel sözler bunlar! çok teşek...tavşancım,<br />ne kadar güzel sözler bunlar! çok teşekkür ederim. uzun yaz, kısa yaz farketmez, varlığın her zaman sevindiriyor beni, biliyorsun işte.<br /><br />ben birazdan hasan ali toptaş'tan bahsedeceğim. sana şimdi heyecanla önereceğim yazar o, bu nedenle.<br /><br />evet, akvaryum konusunda konuşmuştuk. sanırım eşin ve bora birçok bakımdan benziyorlar. senle ben de benziyoruz ama, deniz konusunda değil. dün gece rüyamda sürekli kocaman, çok güzel bir banyodaydım. banyo öyle büyük ki iki tane kocaman küvet su ile doluydu mesela. biri duru su rengindeydi de, diğeri basbayağı deniz gibi koyu mavi ve deniz kadar dalgalıydı. korkuyordum onu böyle görünce içine girmeye. banyonun dışındaki ev de kocaman ve çok güzeldi de ben pek ilgilenmiyordum evle niyeyse.<br /><br />öpüyorum çok, sarılıyorum da.endiseliperihttps://www.blogger.com/profile/09406137016531617709noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-79974368480411071612009-12-09T10:35:17.270+02:002009-12-09T10:35:17.270+02:00sevgili kirpik,
görmemişim mailinizi. şimdi tekrar...sevgili kirpik,<br />görmemişim mailinizi. şimdi tekrar baktım, bulamadım. görsem mutlaka yanıt yazardım. ne demek, elbette, çıkış alıp okuyabilirsiniz. hem çok teşekkür ederim ilginiz için.<br /><br />sevgiler.endiseliperihttps://www.blogger.com/profile/09406137016531617709noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-52792576282356049052009-12-09T10:33:42.283+02:002009-12-09T10:33:42.283+02:00sevgili kaçakkova,
sizi gördüğüme ne kadar sevindi...sevgili kaçakkova,<br />sizi gördüğüme ne kadar sevindim! ben buraya yazıyorum, ama yazdıktan sonra bende bir endişedir başlıyor; acaba güzel mi yazdım, diye. sonra mesela siz geliyorsunuz, keyifle okudum falan filan diyorsunuz ya, kendimi sizin yerinize koyup yazıyı şöyle bir gözden geçiriyorum tekrar. siz olarak yazıyı güzel bulmaya çalışıyorum, ama keşke, diyorum, daha güzel yazsaydım. yazarkenki coşkuyla ikilemeleri fazla kullanmışım, baymış bu filan, diyorum. sizin kadar hoşgörülü olamıyorum kendime. sizin hoşgörünüzü vurgulayan bu ikinci okuma yüzünden de size çok, çok teşekkür etmek istiyorum. <br /><br />ama uzayacak şimdi bu, hem ben size hasan ali toptaş'tan da bahsetmek istiyorum şimdi. ben en iyisi yepyeni bir yazı gireyim. yukarıda tekrar görüşmek dileğiyle, şimdilik buradan sevgiler.endiseliperihttps://www.blogger.com/profile/09406137016531617709noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-26071996639645386732009-12-09T01:09:24.929+02:002009-12-09T01:09:24.929+02:00Sevgili Peri, guzel Peri:) Boyle sen uzun uzun yaz...Sevgili Peri, guzel Peri:) Boyle sen uzun uzun yazinca ben de daha da ozenip, zaman ayirip oyle yorum yazmak istiyorum (illa birsey yazicam meselesi de degil; seni nasil da severek okudugumu belirtmek istegi daha cok). Ama boyle zamanlar pek gelmiyor, o yuzden beklememeye karar verdim; iste buradayim.<br />Tamam kitabi okumayi dusunuyorum, ama iste yurtdisinda yasamaya basladiktan sonra Turkce kitaplari Turk edebiyatindan okumak gibi bir nevi takinti gelistirdim. Senin sayende Suc ve Ceza'yi okudum evet ama biraz da Turk edebiyatindan, Turkce edebiyattan bahsetsen? Cok tutucu oldum ben kitap konusunda; son donemde cok az sey okuyorum, okuduklarimin da pek azini begeniyorum. Neyse bakalim, Tante Rosa'yi aldim, onu okuycam yakinda. <br />Bir de mesela huzunlu, melodram seyler yerine felsefe okumayi tercih ediyorum. <br /><br />Bir de bu akvaryum konusu. Bundan daha once de bahsetmistin biraz, ben de yorumda bulunmustum sanki diye hatirliyorum. Benim sevgili kocam da akvaryum sever bir insan. Varmis eskiden onun. Biz evlendigimizde de bos buyuk bir akvaryumumuz oldu dayimdan geldi ama icini doldurmaya firsat olmadi. Ayrica annemlerde de vardi; kardesimle babam ilgilenirlerdi. Benimse aynen senin gibi pek ilgimi cekmedi; ama sudan degil de karsilikli iletisim kurulabilir bir ortam olmadigindan, bir de cok hassas bakim gerektirdigi icin genellikle baliklar cabuk oldugunden. Yoksa rengarenk baliklar muhtesem varliklar. Hele ki denizde (ve bu yuzden de mesela dalmayi hala cok istiyorum). <br />Betalar da super yaratiklar;) Umarim uzunca sure yasarlar sizinle. <br />Ve Bora'nin titizligi ve birseyi iyice ogrenmeden, tamamlamadan pesini birakmamasi ve bu konudaki sabri ne kadar tanidik geldi kocamdan dolayi. <br />Eviniz bayaga senlenmis, iyice canlanmis; ne guzel!<br /><br />Opuyorum sen sakrak!tavsanhttps://www.blogger.com/profile/13108204341837895222noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-613261222247371212009-12-08T17:46:06.501+02:002009-12-08T17:46:06.501+02:00Merhaba Peri,
Bu yazinizda fevkalade guzel.
Gec...Merhaba Peri,<br /><br />Bu yazinizda fevkalade guzel.<br /><br /> Gecenlerde bir mail atmistim ama cevap gelmedi. Bir de burdan yazmak istedim, gozden kacmis olabilcegi dusuncesiyle. Internet uzerinden yazi okuyamamak gibi malesef uzucu bir durumum var. Yazilarinizin ciktisini almam da herhangi bir sakinca var mi?yagmurhttps://www.blogger.com/profile/03301942123829454445noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-1659916069607628542009-12-08T16:05:25.634+02:002009-12-08T16:05:25.634+02:00evet, aralik...
sevgili peri, kendine dönmenin ilk...evet, aralik...<br />sevgili peri, kendine dönmenin ilk sebeplerinden biri bu olsa gerek, "aralik" her arada olma zamani ya da durumu gibi bizi kendimize döndürüyor....<br />bu yaziya her basladigimda bir sebeple su ya da bu paragrafta birakmak zorunda kaldim....hah tamam, kahvemde hazir artik beni kimse rahatsiz edemez dedigim her seferinde, hem kahve hem yazi ilk yudumlarda kaldi maalesef....<br />fakat sonunda okudum....anlattigin kitabi bilmiyorum, duymamistim, neseli, senlikli ve mutluluk verici bi kitaba benziyor, tahminimce kütüphanede yoktur ama bakacagim yine de....<br />.....<br />aklim bu aralar hala kenarda'nin ugultulariyla mesgul, bi cikayim bundan öncelikle...<br />.....<br />biz burada senin yazilarinda yalnizca kitaplar hakkinda, bize kitabi anlatan yazilar okumuyoruz, bir anlamda senin kitabi okuyusunu okuyoruz, ki o okuma icinden degisen hallerini, aklinin ve ruhunun o zaman dilimi icinde ama onunla sinirli olmayan ve cogunluk gecmise(bazen belkide gelecege)de uzanan hallerini de okuyoruz....<br />yaziyi cok sevdim yine icten bir sevecenlikle dolu....ben bu okuma dolayisiyla, karismak gibi olmasin ama bora'nin (bora bey mi demeliyim yoksa, bilemedim) tespitine katilmanin imkansiz oldugunu düsünüyorum, araya ekleyeyim....iliskilerde "mesafe" hep bir sorundur kabul, ayrica insan tek bir halden ibaret de degil her zaman, ama senin icin (hic degilse bir) genelleme olarak "soguk" demek biz okurlarinin anlayacagi bi sey degil bu haliyle....<br />arzu hanim gelip kizacak yine bora'ya!....yok o gerci sana kiziyordu daha cok :)...<br />lawrance durrel'in "iskenderiye dörtlüsü'nü hayranlikla okumustum ben de, firsat olsa yeniden okumayi da isterim, ondaki kibir konusunda gözlemin cok iyi, ama kendi adima bu kibirden cok rahatsiz olmadim ben, bazi yazarlarda böyle oluyor, köle ruhlu bir okur gibi görünmeyeyim simdi, ama bazi yazarlara gerekiyor sanki o kibir...."iskenderiye dörtlüsü" gibi bir sey yazamayanin kibri cekilmez tabii, o ayri...<br />son olarak, eminim kitap kapaklarinin icelerine ve buraya yazdiklarina baktiginda kendini taniyacaksin, belki bambaska bir "benlik kurgusu"yla ama yine de "kendi hakikatin"e sadik olarak....<br /><br />iyilikler.kacakkovahttp://mutlaktoz.wordpress.comnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-13682075265235925802009-12-07T07:42:09.700+02:002009-12-07T07:42:09.700+02:00sevgili oya hanım,
aklınızdan geçen o bin lafın he...sevgili oya hanım,<br />aklınızdan geçen o bin lafın hepsini duymak isterdim. sizin sözlerinizin bir numaralı hayranıyım şurada. çünkü, bir sözcüğün kapağını kaldır, neşe; diğerinin köşesinden dön, sevinç; ikisinin arasında türlü türlü sürprizler... bana öyle geliyor sizin laflarınız. <br /><br />kitabı seveceksiniz. kaplumbağa var mesela kitapta, ki ben çok severim, evcilleşebildiğini de bilmezdim. ama işte gerald'ın kaplumbağası, siz oturmuş güneşleniyor musunuz, tam da yanınızda olmak, olmadı üstünüze çıkmak filan istiyor, insan, ah bir de kaplumbağam olsa, diyor. mesela kertenkele insanla bir ilişki kurar mı, kitapta kurulabildiğini görünce şaşırıyorsunuz. uygun bir yaklaşımla, ona yeterince güven verdiğinizde herrr hayvanla sıcak bir ilişki kurmak mümkün oluyor işte. hatta size diyeyim, insanla bile!:)<br /><br />öpüyorum çok ve kucak dolusu sevgiler.endiseliperihttps://www.blogger.com/profile/09406137016531617709noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-29487025351963907342009-12-04T10:06:44.235+02:002009-12-04T10:06:44.235+02:00Tam da diyordum ki kendime sevgili Peri, "Hiç...Tam da diyordum ki kendime sevgili Peri, "Hiç yüklenme bugünü, iyice hafife al..." Olmadı, şimdi bin tane laf yetiştiriyorum sana içimden; tabii onlarca mesele çarpınca sen ortaya bir çırpıda. Ha, laf yetiştirmek deyince, o sokaklarda herkese şerbet dağıtan tip benim sanki. Kendime oynuyorum tamam ama karşımdaki hayatla barışıyor, hayata karışıyor! Tıpış tıpış gidilip alınsın bu kitap, alınsın en iyisi. Benim kumbaramdan da doğrudan bir Korfu organizasyonu çıksın.Oya Kayacanhttps://www.blogger.com/profile/03734125000892561566noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-22923760928670750432009-12-03T16:03:01.929+02:002009-12-03T16:03:01.929+02:00pericigim,
ben de tam, "12 saatlik otobüs yo...pericigim,<br /><br />ben de tam, "12 saatlik otobüs yolculuğumun can simidi olan ailem ve öteki hayvanlar" kitabını bitirdim diye haber vermek için gelmiştim, aa bi baktım sen yazmıssın bile :) ben de çok sevdim kitabı ve okurken "peri de şurayı sever kesin" diye aklımdan geçti sık sık. <br /><br />yazını henüz şöyle tadını çıkararak okumadım, okuyayım salinger kısmını falan hep yazarım. ama ancak eskişehir dönüşü olur diye tahmin ediyorum. yarın yola çıkıyorum.<br /><br />öpüyorum<br /><br />neo the seyyah blogçu :)neohttps://www.blogger.com/profile/07348572619340149378noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-30037030.post-27245357597457652952009-12-03T14:55:22.635+02:002009-12-03T14:55:22.635+02:00neo'cuğum, senin yazını merakla bekliyorum. be...neo'cuğum, senin yazını merakla bekliyorum. benim ki karışık oldu biraz. şu salinger kısmına ne idyeceksin merak ediyorum elbette:)<br /><br />öpüyorum.endiseliperihttps://www.blogger.com/profile/09406137016531617709noreply@blogger.com