uzun, uzun pazar

ayşegül, orada çalışmaktan çok mutlu olduğum bir ajanstan arkadaşım. tüm ekip birbirini hala sever ve uzun aralıklardan sonra görüştüğünde her şey kaldığı yerden devam eder.
çok konuştuk geçmişten ve çokça da şimdiden.

size peynirli börek tarifli bir yazı yazacaktım, ama hiç halim yok. güzel bir gündü. yağmur yağdı. terasa çıkamadık.

ayşegül tatlı biri. yağmur çiselerken aceleyle topladığım çamaşırlar ya da marketten gelen alışveriş torbasını kendiliğinden yerleştirirken ne kadar doğaldı. kendini anlatışında pür içtenlik vardı. kendimizi böyle kıyasıya, yani böyle iskeletimize varıncaya kadar anlatabilme çabası ve bunu başaramadığımızı hissetmek ne acı bazen.


sözcüklere yalvarıyoruz.


çok güzel bir gündü.