Cumartesi, Mart 12

mavi size çok yakışıyor, ikiru, the black keys ve daha başka karmakarışık şeyler...



bu geceyi mutfakta geçirdim. pencere önüne çektiğim masada. ayaklarım dışında üşümüyorum. çay makinası kaynıyor. soğuk ülke kızları, incecik bluzlarla çıkıyorlar dışarıya bundan daha soğuk havalarda. o gün alkol dışında sıvı almıyorlar. çünkü su içlerinde donabilirmiş mesela. alkolün -117 derecede donduğunu bilen bu akıllı ve ince bluzlarıyla güzel kızlar buz gibi sokaklarda arz-ı endam edebiliyorlar. güzelliğin başkalarının bakışına bağımlı olmasının yine de sağlığa çok aykırı sonuçları olabilir.

yukardaki müziği açınca sonuna kadar -teşekkürler şarkı için bora bilgin-, arçil odasından çıktı, çok severmiş
bu şarkıyı. masayı pencere önüne çekince ortada kocaman boşluk kalmıştı, orda komik şekilde dans ettik. aslında bir kitap okuyup, kurosawa'nın ikiru filmini izliyorum. ama site 72. dakikada gayet ticari bir teklifte bulundu, ya filmi satın almam ya da 30 dakika beklemem gerekiyordu. o otuz dakikada neler olmadı ki. film çok güzel. sanırım filmin devamını şimdi izleyip, hakkında da yarın konuşabileceğiz. size bağlantısını şimdiden vereyim. şuradan izliyorum.

1 yorum:

Ayça Yaşıt dedi ki...

Alkolle ısınmak deyince, boyunlarında küçük rom fıçıları taşıyan Saint Bernard'lar geliyor aklıma sevgili Peri. Şimdi yanında incecik bluzlu kızlar da var. Hay allah, ihi. :)