Cuma, Aralık 22

taşra
taşma!

Dışında ve uzaktadır, taşra. Ötekidir. “t”, diyelim ki dağ olsun, tepe olsun; “ş” adında bir dere aksın şırıl şırıl, "r”sabah ve rüzgardır. İkisi birden. “a” artık buğday tarlalarına mı olur, pamuk tarlalarına mı, bir genişliktir; açılır. Genişlikse de, taşra dediğiniz kapalı bir kutudur. Kabukludur. Soy soy bitmez. Soy soy hüznüne akıl ermez. Akşam alacasında yanan çıplak ampul, ki hüznün rengi sarıya çalar artık. Akşamları ıpıssız caddelerde, erkek çocuklarının
erginleşmiş seslerinden geceyi yırtarcasına savrulan küfürler… başka bir yerde bir bebek ağlaması üstüne, önce yavaş sonra canhıraş. Annenin sesi duyulmaz ama, bilinir, uykulu avutmaktadır
bebeğini; pişş piş pişş piş piş pişşş.

Ben başımı yorganın içine gömüp ağlarım. Büyümeyi ve gidebilmeyi umarım. Kabuk kabuk soyup içerden, bir taşra kurdu gibi, oraya, dışarıya, hayatın aktığı yere gitme hayalini büyütürüm. Bilmem: giden, olduğu gibi dönemez; artık hiçbir yere ait olamaz; umutsuz bir yalnızlığı da yanına alır; her yerde yabani, her yerde… her yerde o sarı ampul kanar, kanar içinde.


İnsanın geçmişle hesabı, zor, umutsuz, acıklı bir uğraş. Oturup yazarsınız bir gün:
"bugün adana'nın kış sabahlarını özledim. güneş doğarken uyanıp balkona çıkmayı... nefis kokan havayı solumayı, oyunbaz rüzgarın saçımı okşamasını, bir süre sonra bahçedeki limon ağacında..."


fotoğraf, chika'dan.

11 yorum:

Sonne dedi ki...

heryerde, tasradaki evin avlusunda pisirilen taze ekmegin kokusunu arar...

endiseliperi dedi ki...

evet sunny...evet.

Adsız dedi ki...

"...giden,olduğu gibi dönemez;artık hiçbir yere ait olamaz;umutsuz bir yalnızlığı da yanına alır;her yerde yabani..."
ne güzel ifade etmişsiniz;hiçbir yere ait olamamak benim hissettiğimde tam olarak bu!
sevgiler...

Adsız dedi ki...

"...çünkü çok okuyordu, çok biliyordu. Bu yüzden önce aklından rahatsızlandı, sonra da öldü."

Tehlikeli Oyunlar

Böyle hapşırma isteği gibi bir enerji hasıl oldu içimde, bunu bir yere yazmam gerek diye düşündüm. Herhangi bir gönderme sözkonusu değildir.

IanAnderson

celerone dedi ki...

Sevgili Peri,

Ben tanıyorum bu duyguyu. Taşra hakkında yazacağım ben de, yakında. (Az sonra gibi oldu) Tarif edilmesi zor ama bir an geliyor, başka hiçbir yere ama ancak oraya ait oluyorsun.

Ne güzel anlatmışsın.(sen diyorum artık, kesinlikle, son karar)

endiseliperi dedi ki...

sevgili anonim, kendinize bir nickname bulamaz mısınız? bu, benim için önemli.görünmeyen bir yüzle konuşuyorum sanki ve bundan hoşlanmıyorum.

övgüde bulunmaya devam edebilirsiniz; bu da çok hoşuma gidiyor:)
sevgilerimle.

endiseliperi dedi ki...

sevgili Ian,
hahaaa, demek öyle. bi de üstelik ben koç burcuyum, bütün zaafiyetlerim başımda, gözüm bozuk, dişlerim sürekli tamiratta, aklım ara sıra başımda...
:)

endiseliperi dedi ki...

celerone,
ben bir süre sonra unutuyorum, sen mi diyordum siz mi diye... haydiii tekrar başa dönüyoruz siz'lerle filan. hatta bir süre görmemişsem yaşlı bir dostumu, abi filan demeye başlıyorum ki o iyice komik oluyor. dalgınlığımı bağışla o yüzden.

ben senin taşrayı tanıdığını biliyorum o güzel fındıklı yazından. ama pek de hüzün yoktu orada, ne sevimli bir yazıydı... çünkü köyde hüzün olmaz ki, değil mi? Belki ben köye çocukken gittiğim ve orada da ağaçtan aşağıya pek az indiğim içindir.

okuduğum en iyi taşra yazısı, Orhan Pamuk'un Yeni Roman kitabında. Okumuşsan hatırlayacaksın; okumamışsan, okurken bana kesinlikle hak vereceksin.

Taşra yazını merakla bekliyorum.

Sevgilerimle.

Adsız dedi ki...

"...giden,olduğu gibi dönemez;artık hiçbir yere ait olamaz;umutsuz bir yalnızlığı da yanına alır;her yerde yabani..."
ne güzel ifade etmişsiniz;hiçbir yere ait olamamak benim hissettiğimde tam olarak bu!
sevgiler...

diyen anonim benim.ben soru işareti :) sevgimle...

Adsız dedi ki...

peki soru işareti anonim. siz bir muamma olun, gizem adamı olun, beni meraktan kudurtabilecekseniz, size prince gibi sembol takdim edelim; dediğiniz gibi adınız "?" olsun. Ama ya hak etmiyorsanız koskocaman, güzelim, evrensel ? işaretini. Ya adınızdan geri kalırsanız? Hımmm... Benden söylemesi. Size güzel bir isim düşünelim, mesela rüzgar olsun adınız, hem unisex, hiç farketmez kız mısınız, erkek mi? Olmaz mı?

Kabul ederseniz böylece ilk olursunuz; bana anonim olarak yazan herkese bir isim vereceğim, ve bana yazarken o isimle yazmalarını isteyeceğim. Umarım beni kırmazlar.

Sevgilerimle.

Adsız dedi ki...

Rüzgar da fena değil ama ben "bayan soru işareti" olarak kalayım olmaz mı :) Çünkü soru işareti dememin amacı bir muamma olmak değil; anlatmak istediğim şu ki uzun zamandır hayat ağımı soru işaretleriyle örüyor olmam ve sonunda kocaman bir soru işaretine dönüşmem...Sevgimle...