Cumartesi, Haziran 2

günlük-atakuş'un mezuniyet töreni

babaannesinin çok emeği geçmiştir atakuş'a. bora'ya dedim ki, "törene babaanne gitsin". hiçbir törenden hoşlanmamam da bu öneriyi canla başla, samimiyetle yapmama yardımcı olmuştu gerçi. neyse, gün, dündü. öğleden sonra bora, "elbette birlikte gidiyoruz törene deyince" ancak bu kadar hazırlıksız olabilirdim. aksilikler birbirini kovaladı, bora ve atakuş önden biz daha sonra arkadan taksi ile otelin yolunu tuttuk.
masada, daha önce bir ada tatili sırasında komşumuz olan bir çift vardı. hanım, biz görmeyeli, hamile kalıp bir kız çocuk daha dünyaya getirmiş. cep telefonundan kızın fotoğrafını gösterdiler gece boyunca. yok yok hiç sıkılmadık bundan. bebek gerçekten çok sevimliydi ve işin hoş tarafı hanım 41 yaşında hamile kalmayı göze almış ve hiç bir sorunla da karşılaşmamış. bu demektir ki; ben de yapabilirim! kız çocuğu istiyoruz elbette. erkek çocuk istemiyoruz! baba dedi ki, "öyle değiştim ki bu bebekle. yaşam biçimim, halim tavrım, her şey değişti. çok mutluyum!" "ben, "iyi ama büyük çocuğunuz için de aynı şeyleri hissetmemiş miydiniz?" deyince, kadın; "hiç hatırlamıyoruz ki ne hissettiğimizi. kimse hatırlamaz. ilk çocuk telaş demektir. acemiliktir." devam etti gözleri ışıldayarak "bu, ikincisi öyle değil."
diğer çift, atakuş'un en yakın arkadaşının babası ile bakıcısıydı. biraz bana benziyor bakıcının yüzü. patronu hiç ama hiç ilgilenmeyip kız yalnız başına oturunca gece boyunca, onunla ilgilenmek de bana düştü. bakıcı özbek. altı ay önce gelmiş ve türkçe'yi gayet güzel öğrenmiş. 21 yaşında henüz. nişanlısı özbekistan'da çalışıyormuş. onu çok özlüyormuş. hemen evlenemezlermiş, çünkü nişanlısının ağbisi varmış sırada. bora elbette çok şaşırıyor bu kadar özel ve çok bilgiyi bir çırpıda nasıl öğreniyorum, diye. ama birbirini tanımak isteyen iki insan ne konuşabilir ki? birbirimizi davet ettik. o bana özbek pilavı ve mantısı yapacak. ben de ona içli köfte yaparım sanırım, henüz güzel yapmayı tam öğremedimse de.


çocuklar şiirler okuyup, folklör oynadılar, fıkra anlattılar. bildiğiniz, soğuk, ara sıcak, sıcak, dondurma ve korkunç renkli (mor, sarı) pasta ikram edildi.



genç, kırmızı japon kıyafetli, uzun boylu, kilolu, sapsarı boya saçlı, sevimli özbek arkadaşım gecenin ilerleyen saatlerinde "hadi lütfen dans edelim"dedi tatlı tatlı. "ben hiç dansedemem ki! ama hiiiiç!"dedimse de naz yaptığımı sandı. baktım, ben kalkmayınca dans edemeyecek, dansettik mecburen ankara oyun havaları eşliğinde:)



birbirlerinden nefret eden bora ve atakuş'un öğretmeni vedalaşırken neredeyse gözlerim doluyordu. bora, eğilip öptü kadını yanaklarından. kadın, sıradaki bana, nihayet barıştıklarını gösteren hoş bir ifade ile gülümsedi. ben çok etkilenirim barışma sahnelerinden.

otomobile bizim taraflarda oturan bir aileyi de aldık. herkes çok yorulduğu için eve gelince hemen uyuduk. bora hem artık ilkokuldan mezun bir velede sahip olduğu için hem de akşam ki sohbetlerden etkilenmiş olacak ki sabah, "derhal bebek yapmamız gerek, doktordan bir randevu al, bakalım", dedi.

ne zor bir karar. ikimizin de özlemle beklediği özgür yılları sonsuza kadar ertelemek demek bu.

19 yorum:

Elif Derviş dedi ki...

Tebrikler sevgili Peri!! :D Öncelikle Atakuş'un mezuniyeti çin tabii ki. İkinci olarak da (biraz erken gerçi tebrik içn ama olsun) alma ihtimaliniz olan bebek kararı için. Cidden çok şaşırdığımı da itiraf etmeliyim ama :) Sen de demişsin ya "ne zor bir karar. ikimizin de özlemle beklediği özgür yılları sonsuza kadar ertelemek demek bu," diye... o yüzden şaşırdım. Ama Bora Bey'in kararlı sözleri de böyle bir i,htimali cidden değerlendirmekte olduğunuzu gösteriyor sanırım değil mi?

Aman bana n'oluyosa, heyecan yaptım allah allaaaah :D

Her şey gönlünce olsun güzel Peri. Ne mutlu edecekse seni, gelsin bulsun seni hayatında.

elektra dedi ki...

tebrik ederim peri,
atakuş'u, bora bey'i ve de seni.

bu sıra bloglarını gezdiğim herkesin çocuk etkinlik haberlerini okuyorum.

ne güzel çocuklar.

onlarla hayatın öbür tarafından bakıp yaşadıklarımızı yeniden yaşıyoruz.
mezun olduk... mezun oluyorlar...
kaygılarımız oldu... kaygıları var...
aşk acısı çektik... onlar da çekiyor ya da çekecek...

şimdi biz karşı tarafta durup bir zamanlar nasıl göründüğümüzü, daha net görüyoruz.
bir de, deneyimli anne olmayı denememiz ve bu sefer de eskilerde kalan acemi anne kendimize bakmamız, çok eğlenceli ve zevkli bir macera olabilir:)

hadi bakalım... ne denir? hayırlı olsun:)

Adsız dedi ki...

merhaba peri,
sen diyorsun 41, ben diyorum benim annem 45 yasinda dogum yapti...ben o zaman universite son siniftayim dusun ...azimle karsi cikiyordum ki annemin eside karsiydi bu karara...bi gun annem dediki bu benim hayatimin en buyuk bencilligi artik bencillik yapma sirasi bende...haaa simdimi??? herkes cok mutlu ve emeklilik gunlerinde bizimkileri daha mutlu edecek bi sey dusunemiyorum...saglik konusunu dert etme ...normal dogumla dogmus ve yasitlarina gore gayet semirmis cok sevimli bir kiz kardesim var benim simdi:))
sevgiler
temmuz

Adsız dedi ki...

Sevgili Peri,

Kitap adi icin cok tsekkurler.

Mutlu habere - karar vermek isin buyuk kismidir- cok sevindim. Kismetinizde insallah guzel saglikli bir bebek olur en kisa zamanda, doktora gitmeden olur hem de. Ne guzel.

Kisaca benim hikayem gerci basimdan gecenler ogretti ki herkesin hikayesi bu konuda ozel, cunku her vucut baska.. Benim burada 43 yasinda bir arkadasimin Emine den 1 ay sonra dogdu ilk bebegi. Saglikli, oyle mutlu oldular ki. Baska bir arkadasim ayni yaslarda, dusuruyor hemen her ay , uzucu sikintili. Oyle uzluyorum, teselliden baska yapacak bir sey yok, o da oyle zor. Ben ise 28-29 yasimda denemeye basladik, olmadi.. Bir kac ay sonra (Koc um ya beklemedim hic, iyiki de beklememisim)basladim doktora gitmeye...Velhasil iki cocugumu da artificial insemination ile intra uterine insemination denen bir metotla sahip oldum. O yuzden hamilelik bebek cocuk, istiyorum, olur mu, ne zaman olur falan gibi sozler icimi cizlatir biraz.

Her neyse buna nereden girdim ki ben. Sadece cok cok sevindim. Hayirlisi olsun diyorum, hem de en kisa zamanda :)

Sevgiler,

Bobby ve Emine nin annesi

Bir ara e mail adresinizi bulursam, cocuklarimin bir resmini yollamak isterim. Oylesine gondermek olsun diye :)

neo dedi ki...

peri,

atakuş'un mezuniyeti ve bebek kararı için benden de tebrikler. dedigin gibi çok zor bir karar ama
cimcime bir kızla seni hayal etmek de çok güzel :)

ben ikinci cocugum, ablamla aramızda üç yaş var. anne ve babamla ilişkilerimiz ablamınkine göre daha iyidir sanki, ilk çocuktan beklentiler farklı
oluyor, daha çok şey deneniyor, fazla hassas davranılıyor. ikinci olarak ben daha rahat bırakıldığı hissettim. tabii en rahatımız benden 13 yıl sonra doğan erkek kardeşimiz. planlanmayan bir
şekilde dünyaya geldi, ablam, ben ve annemin gözdesi ve babamın erken emekli olması sayesinde
onunla en çok vakit geçiren şanslı velet olarak büyüdü :)

fotograflar pek güzel.. dans etmeyi gizli gizli severim ben, öyle kendimi atamam piste ama biri teklif edince de fırlarım hemen :) oyun havalarıyla aram yoktur pek, daha çok eski pop şarkıları, son dönemin hareketli müzikleriyle dans etmeyi severim.

bütün gün evde çalıştım bugün, kah balkonda kah perdeleri çekili salonda. akşamüstü de uyudum biraz, gündüz uykusundan uyanınca tuhaf bir ruh hali oluyor üzerimde. çocukluğu anımsatan bir kırılganlık, sanki birileri bensiz çok eğlenceli bir şeyler yapmışlar, beni çağırmamışlar, güzel bir şeyleri kaçırmışım gibi bir his...

sevgiler

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Hayır, canım sonsuza kadar filan değil on sene kadar ertelenir olsa olsa.:)

Benim bildiğim, bir kadının aklına çocuk düşmeye görsün, o kadın mutlaka hamile kalır.

Bir süredir, burada "kız çocuk" lakırdıları okuyordum. Demek sırası gelmiş.
Hadi hayırlısı!

filiz dedi ki...

mezuniyetten ziyade ben bebek olayına takıldım kaldım...
pek bi sevindim
bir peri kızınız olacağından varsayımla bora beyi kızınızla paylaşmaya hazır olun :)
acaip bir aşk oluyor baba kız arasında
size ayrıca yakışacak
harika birşey olacak!
sağlıklı bir bebek olsun ...
hayırlısı olsun
inşallah kız olsun:)

miso dedi ki...

Sevgili peri,

Atakan'ın mezuniyeti hayırlı olsun. Ne güzel, içim sevinçle doldu, Ilgaz'ınkini düşündüm filan. Pırıl pırıl çocuklarımız var, ne şanslıyız.

İkinci çocuk içinse kolay gelsin diyebilirim ancak. Gerçekten de çok zor bir karar. Her şeye tekrar başlamak bana çok zor geliyor. Herkes çok güzel şeyler söylemiş, ben de bozmak istemem ama ben beceremeyeceğimden neredeyse eminim. Galiba kişiliğim uygun değil.

sevgiler

Adsız dedi ki...

Çok hoş bir haber bu:)
Tabi ki son cümleleri kastediyorum:))
Burada bir kız bebek albümü olabilir seneye:))

Ne hoş olur Peri..
Atakuş u da tebrik ediyorum..

sevgilerimle..

Adsız dedi ki...

öncelikle mezuniyet için tebrikler ardından yeni bebecik için hayırlısı lsun analı babalı büyüsün dileklerimle...

Adsız dedi ki...

yok yok, durun! henüz bir karar vermiş değiliz. zor bir karar. üstünde düşünülmesi, halledilmesi gereken milyonlarca şey var. sadece zaman azalıyor diye paniğe kapılıyoruz. aslında daha zamana ihtiyacımız var. şu günler hiç uygun değil.

bobby ve emine'nin annesi, fiziksel olarak bir sorun olacağını sanmıyorum. arçil'de hemen hiç sorun yaşamadım. her şey yolunda gitti. eğer istersem çocuk yapabilmemi engelleyen bir sağlık sorunu ile karşılacağımı düşünmem. ama işte şu düşen tansiyon, önceden alınması gereken folik asit, kalsiyum vs için doktora gitmek gerekir.

dediğim gibi daha değil. buna hazır değiliz bence ikimiz de. miso gibi biz de doğası anne baba olmaya uygun insanlar değiliz. elbette çok seviyoruz, çok ilgileniyoruz, canımızı veririz onlar için falan filan. ama insan anlar. bora'nın ya da benim hiç değilse birimizin daha "normal, uyumlu, uzlaşmacı, sakin, vurdumduymaz, rahat, hoşgörülü" olmamız gerek. ikimiz de öyle değiliz. ayrıca ikimiz de kendiyle, hayatla, birbiriyle bitmez tükenmez hesabı olan insanlarız. sakin olmamız gerek. kendimizin, hayatın, biraz olsun istikrara kavuşması gerek. bilmiyorum, çok korkuyorum yeni bir bebeği düşününce.

daha çok düşünmek gerekir. ben düşünüyorum. sanırım bora da düşünüyor.

ben sonra yine yazacağım size.

sevgilerimle.

Oya Kayacan dedi ki...

Oooooops, hayırlı denemeler... Bayyıldım ben bu fikre.

yasemin dedi ki...

iyi fikir :)

endiseliperi dedi ki...

oya hanım, yasemin, hiç kışkırtmayın beni. sanırım yapmayacağız. hem hava da çok sıcak. çocuk yapma düşüncesi bile bayıltıyor şimdi beni. ama ne çarpıcı bir fikir yine de!

esvgiler.

yasemin dedi ki...

eylül'de havalar serinlemeye başlar, hem ikizler olur o zaman :) eylül güzel ay, ben bir ayla kaçırdım cem temmuz'da doğdu. bu sefer treni kaçırmak istemiyorum ;)

endiseliperi dedi ki...

vay vay vayyy!
demek ikizler burcundan bir kız çocuğu istiyoruz:)))cem'e kardeş, ha?

bu büyük haberi ilk kez burada mı veriyorsun? aa çok hoş.
hadi bakalım. ben yapmayacağım galiba yasemin. bazen çok istiyorum. bazen tümden saçmalık geliyor. yorulmuşum yahu. ama bir veledi taa sıfırdan ele almak, yetiştirmek çok kışkırtıcı olurdu. ben arçil'le çok telaşlı yaşadım anneliği, ne olup bitti hiç anlamadım. bir kez daha bu şansımı kullanmak "iyi bir fikir"miş gibi geliyor ama yılıyorum sonrasında yasemin, yaa. ama seni durdurmayayım ben. senin kadar ideal anne görmedim ben. yap, bir sürü çocuk yap. hem taa neredeysen çocukken istemişsin sen çocuk filan. yapmalısın.

cem'i öperim. sevgilerimle.

yasemin dedi ki...

kız istediğimi nasıl anladın :) ama evet, mümkünse ikiz kızlar, ehe. ve ilginç, kimseye söylemediğim bi şeyi geldim buraya yazdım zamanıyla falan, aramızda kalsın :p

Adsız dedi ki...

ehe eheee,
çok sevindim. benden çok iyi magazinci olur heh hee. ikiz kızlar çok iyi olur. ben gelir yardım ederim sana. şöyle 6 aylıkken filan kucağa alınması, o tuhaf hafiflikleri, ellerinin o inanılmaz gücü, gülümser gibi duruşları, salyalarının akması, başlarının şapşal şapşal omuza düşmesi, sonra yeniden kalkıp bir daha gözlerini dikmesi... ah yasemin hadi hamile kal, doğur, 6 aylıkken de ben geleyim. kucağıma alayım. evet evet çok özlüyorum bir bebeği ama böyle de idare ederim.

ablam bu yaz uğraşacak bebek yapmayı. ama o uzakta. gerçi bebek yaparsa, giderim o başka.

neyse. çok sevindim. umarım her şey yolunda gider.

sevgilerimle.

yasemin dedi ki...

bi mail attım!