Cumartesi, Nisan 17

beni nasıl sevindirdiğinizi tahmin bile edemezsiniz aslı ve teyzen teyfik


teyzen'den mail geldi. şöyle:

"Bir dakika!!!
simdi blogda yazini okuyunca ben de mahcup oldum. Asli'nin paketi idi birisi farketmedin mi yoksa? Biri ondan sana gonderilendi. Lutfen farketmedim deme. Asli esas bu guzel fikrin mimari. iki pakete farkli not kagitlari koymustum!!!

bak simdi uzulurum, Asli'nin guzel fikri onun adi gorulmeden gerceklesti ise...

sevgiler..."

aslı, canım
senin kartın paketin içine takılmış. şimdi buldum.  bitanemsin benim. şimdi ben aslı çok sulugöz oldum. az önce teyzen'den gelen maili görmeden önce, senin kuru meyveleri koyuyordum bir tabağa ve seni düşünüyordum. sonra maili okudum. sonra deli gibi paket kağıdını açıp baktım. içindeymiş isim kartın. sonra da ağlamaya başladım. yoo çok iyiyim. gerçekten, merak etme. ben şimdi bu defterlere nasıl yazabilirim ki aslı? yazamam hiç bir şey, kıyamam. biliyor musun, bana gönderdiğin beyaz gömleği daha hiç giymedim. çok yakışıyor, mesele o değil, kutsal bir şeymiş gibi geliyor. yemin ederim. tütsüyü de yakmadım, çikolata için fondüyü de bir kez kullandım. sanki çok değerli bir an lazım bunlar için ve seninle ilgili bir an olmalı. gel aslı, beyaz gömleği giyerim, tütsüyü yakarız ve fondüde çilolata eritip çilek banarız.aslı, teşekkür ederim. biraz kötü hissediyordum bugün. hava da hiç yardımcı olmuyordu. okuduğum kitap da.
seni seviyorum.
çok.







bomboştu gün. içinde bir rüzgar eser de hani, çarpmaz hiç bir şeye, öyle işte... kuryenin getirdiği zarfı mutfak masasına koydum. zaman zaman zarfa bakarak, kahve yaptım, sigara yaktım. zarfın önüne oturdum, elimle yokladım, üstündeki isme baktım... affet beni tanıyamadım önce. sonra açtım zarfı, açtım kağıdı ve o çok sevdiğim flamboyan logosunu gördüm. evde biri olsaydı, şaşkınlıkla, teyzen teyfik... diye mırıldandığımı duyardı.

doğumgünüm için mi! pazartesi doğumgünüm olduğunu mu hatırladı! gözlerim doldu.eh, ağladım işte bayağı bayağı. insan sevinç duygusuna da böyle apansızın yakalanınca böyle duygusal tepkiler gösteriyor.



paketi açtım, olağanüstü güzel defterleri gördüm, okşadım, kokladım, dikişlerine baktım. canım, sen yaptın değil mi bunları? ama bunlar nefis, nefis şeyler. öyle mutluyum ki şimdi. benim de nihayet flamboyan defterlerim oldu. ve evet sen yaptın hem de! doğumgünümü hatırlama nezaketini gösterip, tam vaktinde, bugün, böyle bir günü sevinç gözyaşları ile doldurdun.

teyzen, şaşkınlığımı ve sevincimi anlatamıyorum hiç, yaa. teşekkür ederim. çoook elbette biliyordum defter yaptığını ve ben ne çok severim defteri, hem de el yapımı defteri, ama bu karmaşada kendime böyle keyifler yapmayı unutmuştum da, ne gelebildim dükkana ne de sipariş verebildim. itiraf edeyim, ne zaman siteye gelsem, ben de yapabilsem keşke bu defterlerden diye iç geçiriyordum.

şu sevinç ve şaşkınlığı atlattıktan sonra bu müthiş inceliğin için mahcup olurum ben. ama şimdi biraz daha sevineceğim.

canım... çok teşekkür ederim.