Bir zamanlar bir reklam ajansında birlikte çalışıyorduk Sanat Yönetmeni Uğur'la (Beler). Toplantılarda fikirlerini pes perdeden, emin değilmiş gibi söylerdi de bakakalırdım ona: Müthiş, parlak fikirler olurdu genellikle. Bir gün Yaratıcı Yönetmen Talha ile konuşuyorduk da, hep beni şaşırtıyor, demişti. Öyle sessiz, öyle parıltısını gizleyen biriydi çünkü. İş çıkışlarında elma patates yiyip, bira içip bilardo oynardık. Güzel günlerdi.
Uğur, yukardaki işiyle kristal elma almış. msn'de konuşuyorduk da, neden sonra söyledi, önemli değil ya, filan diyerek. Ben yine hayran kaldım işine. Aferin Uğur, benden de bir kristal elma sana!
(Benim de kremlerimin markası Diadermine bu arada:)